Suyun havaya karışması

Havayla kurutmanın ardındaki bilim

Bilgi isteyin

İyi, kötü ve ıslak üzerine yazdığımız blog yazımızdan öğreneceğiniz gibi, (basınçlı) havadaki nem ve kondens konsantrasyonunun artması gerçek bir sorun yaratabilir. Bu durum diğer birçok etkisinin yanında altyapınızın güvenliğini, performansını, verimliliğini ve ömrünü, aynı zamanda son ürününüzün kalitesini tehlikeye atabilir.

Bu nedenle bu yazıda, suyu "yok etmenin" en yaygın yöntemlerinden birinden bahsediyoruz. Göreceğiniz üzere bu işlem sihirli bir püf noktası değil, %100 bilimle gerçekleşiyor.

02 Nisan 2020 Perşembe

Bağıl nem: Her şeyin başladığı yer

Suyu denklemden, yani sisteminizin havasından çıkarmak söz konusu olduğunda her şey havanın başlangıçta ne kadar nemli olduğuna ve ne kadar sürede ne kadar kuru olmasını istediğinize bağlıdır.

İlk olarak, havanızda zaten bulunan nemden bahsedelim. Bu genellikle "bağıl nem" olarak ifade edilir.

Bağıl nem (%RH), yoğunlaşmadan önce havanın içerebileceği maksimum nem miktarının (belirli bir sıcaklıkta ve basınçta) yüzdesidir. Başka bir deyişle, taşmaya başlamadan önce bardağın ne kadar dolu olduğunu gösterir. Ancak bağıl nem yalnızca havada ne kadar su olduğunu değil, havanın hâlâ ne kadar su emebileceğini, yani kuruma kapasitesini de gösterir. Örneğin, fabrikanızda ortam havasının RH değeri %20 ise bu, istediğiniz her yerden nemi emmek için kullanılabilecek hâlâ %80 oranında kapasite olduğu anlamına gelir. Bu nedenle bizim bakış açımızdan baktığınızda bardağın hiçbir zaman yarısı dolu değildir, aksine yarısı boştur! Az önce verdiğimiz oranlara göre ise 4/5'i boştur. Sürekli hava debisi oluşturabileceğimiz varsayıldığında bu 4/5 oranı, suyu denklemden ve dolayısıyla sisteminizden çıkarmak için kullanılabilir.

Çiylenme noktası: Ulaşmak istediğiniz yer

Elde etmek istediğiniz kuruluk seviyesi genellikle çiylenme noktası olarak ifade edilir. Bu nokta, o havadaki suyun yoğunlaşacağı sıcaklıktır. Bunu sabah çiminizdeki çiylenme, banyo pencerenizdeki buhar veya buzluğunuzun duvarlarındaki buz gibi düşünebilirsiniz.

Hava ne kadar nemli olursa çiylenmenin oluşacağı sıcaklık da o kadar yüksek olur. Hava ne kadar kuru olursa o kadar soğutmanız gerekir. Aklınızda belirli bir hedef çiylenme noktası varsa kurutma amacıyla eklediğiniz havanın aynı değere veya (tercihen) daha düşük bir değere sahip olması gerektiği için bu noktayı aklınızda tutmanız önemlidir.

Son örneği ele alalım: Dondurucudaki buzu çözme. Genellikle buzlanmanın (donmuş çiylenme) giderilmesi buzun eritilmesi, bir süngerle ıslatılması ve bir bezle silinmesi anlamına gelir. Ancak dondurucunuzun tamamen kuru olduğunu düşünürken tekrar fişe taktığınızda yeniden buz oluşmaya başlar. Neden? Çünkü dondurucuya "enjekte ettiğimiz" hava, dondurucunun çalışma sıcaklığından daha yüksek bir çiylenme noktasına sahip. Sıcaklık bu çiylenme noktasının altına düştüğünde havanın içindeki az miktarda nem bile yoğuşur ve ardından donar. Bu durum evde biraz rahatsızlık verebilir ancak bir proses boru ortamında çok daha tehlikeli olacaktır. Bu nedenle -40°C ve daha düşük çiylenme noktalarına ulaşan endüstriyel kurutucular, Atlas Copco Rental'da standart olarak kullanılır.

Sıcaklık: Prosesi hızlandırma

İstenen kuruluk seviyesini elde etme hızını etkilemek için cephanemizdeki en önemli silah sıcaklıktır.

Saç kurutma makinelerinin neden sıcak hava üflediğini hiç merak ettiniz mi? Nedeni bu. Saç kurutma makinesi, havanın sıcaklığını artırarak bağıl nemi azaltır ve havanın nem emme kapasitesini artırır. Aynı zamanda sisteme enerji ekleyerek daha fazla suyun buharlaşmasına neden olur. 

Ancak burada küçük bir engel var. Isı eklemek, kurutma prosesini hızlandırsa da daha yüksek kuruluk seviyesine ulaşmanıza yardımcı olmaz. Hava ne kadar ısınırsa ısınsın kurutmak için kullandığınız havanın çiylenme noktasından daha düşük bir çiylenme noktasına asla ulaşamaz.

Saflık: Gizli malzeme

Kurutma havanızın ne kadar nemli, kuru, sıcak ve soğuk olması gerektiğini konuştuk. Ancak denklemde çok önemli bir öğe daha var: Temizlik!

Çalışmalar, havada partikül veya aerosol varlığının katalizör görevi görebildiğini ve normalden çok daha yüksek sıcaklıklarda doygunluğa, dolayısıyla yoğuşmaya neden olduğunu göstermektedir. Başka bir deyişle, saf olmayan veya kirli havanın su tutma kapasitesi çok daha düşüktür. Daha temiz dizel motorların daha az duman çıkarması gibi, daha temiz havanın nem emme kapasitesi de artar. Bu nedenle Atlas Copco, son derece verimli kurutma için kurutma havasındaki neredeyse tüm tozu, yağ aerosollerini ve yağ buharını yok eden "Class 0" yağsız blower'lar ve kompresörler üretir. 

Sistemlerinizdeki ve ekipmanınızdaki nemi veya suyu gidermek için havayla kurutmayı bir sonraki kullanımınızda, elde edilen kuruluk düzeyinin kullandığınız havanın çiylenme noktasına, tüm işlem süresinin ise havanın sıcaklığına ve saflığına bağlı olacağını unutmayın. Size zamanın para demek olduğunu hatırlatmamız gerekmediğinden eminiz.

Kuru, %100 yağsız basınçlı hava çözümlerimiz hakkında daha fazla bilgi edinmek ister misiniz?

Tom Wouters

Ürün Pazarlama Müdürü - Atlas Copco Specialty Rental Bölümü